Dr. Defne, hastalarının sadece fiziksel rahatsızlıklarını değil, duygusal ve bilgisel ihtiyaçlarını da önemseyen bir doktor. Bir gün, genç hasta Ayşe’nin endişeli bakışları ve yarım kalan soruları onu düşündürür. Geleneksel hasta eğitimi yöntemlerinin yetersiz kaldığını fark eder.
Tam bu sırada, hastane yönetimi sosyal medya kullanımını teşvik etmeye başlar. Dr. Defne, bu yeni aracı kullanarak hastalarına ulaşabileceğini düşünür. Ancak nereden başlayacağını bilemez. İşte bu noktada, sosyal medya uzmanı Emre devreye girer.
Emre, Dr. Defne’ye sosyal medyanın gücünü ve hasta eğitimi için nasıl kullanılabileceğini anlatır. Birlikte, hastanenin sosyal medya hesaplarını canlandırmaya başlarlar. Dr. Defne, kalp sağlığıyla ilgili bilgilendirici yazılar, videolar ve canlı yayınlar paylaşır. Hastalarından gelen soruları yanıtlar, deneyimlerini paylaşmaları için onları cesaretlendirir.
Ayşe, hastanenin sosyal medya hesabındaki paylaşımları takip etmeye başlar. Dr. Defne’nin sıcak ve samimi anlatımı onu rahatlatır. Diğer hastaların yorumlarını okumak, yalnız olmadığını hissettirir. Kendisi gibi hisseden insanlarla iletişim kurmaya başlar.
Zamanla, hastane sosyal medya hesapları bir topluluğa dönüşür. Hastalar, birbirlerine destek olur, bilgi paylaşır ve tedavi süreçlerinde motive olurlar. Dr. Defne, hastalarının hayatlarına dokunduğunu, onları güçlendirdiğini görmenin mutluluğunu yaşar. Sosyal medya, onun için sadece bir araç değil, hastalarıyla bağ kurmanın yeni bir yolu olmuştur.
